Defalarca Okumak İsteyeceğiniz Kitap Listesi

Hepimizin aklında defalarca, tekrar tekrar okumak istediği veya okuduğu en az bir kitap vardır. Bu kitaplar kimi zaman bizi rahatlatır, kimi zaman bir maceraya çıkarır, kimi zaman bir aşkın içine düşürür, bazen de düşündürür. Kitaplığımızın baş köşesinde, sayfaları eskimiş ama artık bir parçamız olan bu kitaplardan biri belki de bu yazıdadır. Ya da belki bu yazıdaki kitaplardan biri o her zaman okumak isteyeceğiniz, başucu kitabınız olacaktır kim bilir..

1-Kürk Mantolu Madonna (Sabahattin Ali)
Sabahattin Ali’nin 1943 yılında yayımladığı bir başyapıttır. Sabahattin Ali romanın ana fikrini; “Dünya’nın en basit,
en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?” sözleriyle açıklamıştır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-kitap-listesi-artmanik-1

“Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık, adeta bütün insanlara dağılmıştı. Çünkü o, benim için bütün insanlığın timsaliydi.”

2-Puslu Kıtalar Atlası (İhsan Oktay Anar)
İhsan Oktay Anar tarafından yazılan roman ilk defa 1995 yılında yayımlanmıştır ve 2014 yılında 50. baskısı yapılmıştır. Bu kitap dolayısıyla Anar için “edebiyatın yeni soluğu” tanımlaması yapıldı. Şahsen romanı okurken içinde kaybolduğumu, olayların arasında oradan oraya savrulduğumu hissetmişimdir.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-kitap-listesi-artmanik-2

“Yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne kadar acı olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimetti. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünya’nın şahidi olmaktı.”

3-Memleketimden İnsan Manzaraları (Nazım Hikmet)
Nazım Hikmet’in 1939’da yazmaya başladığı fakat ancak 1965’te yayımlanabilen şiir kitabıdır. Nazım Hikmet’in 1938’de cezaevine girmesiyle eserlerinin yayınlanma ve okunma yasağı ile yayınlanamayan kitap ancak 1965 yılında yasağın kalkmasıyla oğlunun yayınevi tarafından 5 cilt olarak yayımlanmıştır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-3

 

Gözler var:
annedir
Gözler var:
bebeklerinde yanan iki damla ışıkla
nefret ve kinden ibaret.
Gözler var:
muhabbet.
Gözler var:
buğdayları güneşli bir harman manzarası gibi bakıyorlar.
Ve sonra ikidee bir
ve sonra yine o göz:
inatla ve ısrarla bakan
ve yarılmış kaşı
ve pınarından sızmakta kan.

4-Saatleri Ayarlama Enstitüsü (Ahmet Hamdi Tanpınar)
1961 yılında yayımlanan roman, Türk insanının Doğu ile Batı arasında bocalamasını irdeler. Romanda insanların popülerliğe ve paraya verdiği önemin nasıl da insanları değiştirdiğini anlatır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-4

“Bazı insanların ömrü vakit kazanmakla geçer… Ben zamana, kendi zamanıma çelme atmakla yaşıyordum.”

5-Anayurt Oteli (Yusuf Atılgan)
1973 yılında yayımlanan roman Yusuf Atılgan’ın ikinci romanıdır. Birinci kitabı olan Aylak Adam’ın izinden giden roman; tek bir karakter üzerine kurulmuştur. Bir insanın umuda dolması ve hayal kırıklığıyla gelen psikolojik bozukluklarını ele alır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-5

“Yeryüzünde canlı kalmanın birbakıma suç işlemeden olamayacağını bilmeyen, kendilerini suçsuz sanan insanlardan çekiniyor, utanıyordu.”

6-Yabancı (Albert Camus)
1942 yılında yayımlanan roman, Albert Camus’nün en önemli yapıtıdır. Roman; karakterin kendi hayatına müdahale edememesini ve her şeyin etrafında ona sorulmaksızın olup bitmesini anlatarak kişinin kendisine ve yaşadığı dünyaya nasıl yabancılaştığını anlatır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-6

“Öyle bir gün geliyor ki, insan olması gerektiği yerde olmak istiyor. Ama kimi kez yaşamak için, intihar etmekten daha çok cesaret gerekiyor.”

7-Koku (Patrick Süskind)
1985 yılında yayımlanan roman bir polisiye romanıdır ve 1987 yılında Türkçe’ye çevrilmiştir. 2006 yılında Tom Tykwer tarafından 2006 yılında beyaz perdeye uyarlanmıştır. 18. yüzyılın Fransasında geçen romanın baş kahramanı Jean; tüm duyum ve duygulardan yoksun sadece kokulara karşı aşırı duyarlı olan bir katildir. Ve bu kahramanın kokuları kendisi için nasıl kullandığı anlatılır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-7
“Kokuların öyle bir inandırıcılığı vardır ki, sözden, gözle görmekten, duygudan, iradeden daha güçlüdür. Savılıp atılamaz bu inandırıcılık, soluduğumuz havanın ciğerlerimize işleyişi gibi, o da içimize işler, doldurur bizi, hepten ele geçirir, çaresi yoktur.”

8-Sineklerin Tanrısı (William Golding)
Nobelli yazar ve şair William Golding’in 1954 yılında yayımlanan romanı Sineklerin Tanrısı; ıssız bir adaya düşen çocukların adadaki yaşam savaşını ve adayı nasıl kargaşaya sürüklediklerini anlatır. Kitap ilk olarak 1963 yılında Peter Brook tarafından siyah beyaz olarak sinemaya uyarlanmıştır. Daha sonra 1990 yılında Harry Hook tarafından ikinci kez beyaz perdeye aktarılmıştır. Eleştirmenler tarafından ilk film, siyah beyaz olmasına rağmen kitaba daha fazla sadık kalmasından dolayı daha başarılı bulunmuştur.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-8

“Dahası da var. Kimi zaman benim de umurumda değil. Ya ben de ötekiler gibi olursam.. Ya ben de umursamazsam. O zaman ne oluruz biz ? ”

9-Suç ve Ceza (Dostoyevski)
Hiç şüphesiz bir başyapıt olan bu roman, hem anlaması güç olduğundan hem de çok şey anlattığından tekrar tekrar okunması gereken bir kitap. Roman öncelikle 1866’da Rus Habercisi adlı dergide yayımlanmış daha sonra cilt haline getirilmiştir. Roman Dostoyevski’nin en uzun ikinci romanı ayrıca yazarın olgunluk döneminin ilk büyük romanı olma özelliğini taşır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-9

“Bazen hayatta öyle karşılaşmalar olur ki, hem de hiç tanımadığımız insanlarla, bir tek sözcük bile konuşmadan, birdenbire, tekbir bakışla ilgilenmeye başlayıveririz.”

10-1984 (George Orwell)
Kitabın yazılış süreci çok uzun ve karmaşıktır. Roman 1947-1948 yılları arasında Avrupa’daki Son Adam ismiyle yazılmıştır. Fakat pazarlama sorunları sebebiyle romanın ABD yayımcısı Bin Dokuz Yüz Seksen Dört olarak çevirmiştir. Roman İlk kez 1949’da yayımlanmıştır. Hikaye distopik bir dünyada geçer ve çiftdüşün tekniğiyle yani karşıt kavramların bir arada kullanılmasıyla kişinin gerçeğe aykırı olanı kabul etmesinin beklendiği bir yöntem kullanılmıştır.

defalarca-okumak-isteyeceginiz-10-kitap-artmanik-10

“Felsefede, dinde, ahlakta ya da politikada iki kere iki beş edebilirdi, ama iş bir top ya da uçağın yapımına geldi mi, iki kere iki dört etmek zorundaydı.”